İmplant yaptıracaklara iki önemli tavsiye:
Sertifikalı implant ve doğru uzman
Dentram Klinikleri kurucusu Ağız Diş Çene Cerrahisi ve İmplantoloji Uzmanı Prof. Dr. Serhat Yalçın, implant yaptıracakların mutlaka öncesinde implantın sertifikalı ürün olup olmadığını kontrol etmesi gerektiğine dikkat çekti. Yalçın, “Doğru ürün ve doğru uzmanla yapılmış implant, doğal diş hissi verir ve ruh sağlığını da korur. Ağzında hiç diş olmayana da çenede kemik sorunu olanlara da artık çare var” dedi.
Dentram Klinikleri kurucusu Ağız Diş Çene Cerrahisi ve İmplantoloji Uzmanı Prof. Dr. Serhat Yalçın “İmplant uygulamasında başarının iki önemli ayağı vardır. Uzun süreli klinik sonuçlarla başarısını ispatlamış uluslararası standartlarda patentli ürünlerin kullanılması ve iyi eğitim almış, tecrübeli bir hekim tarafından uygulanması. Bu iki önemli faktörün bir araya geldiği durumlarda implant, dişsizliğin en kolay çözümüdür” şeklinde konuştu.
Diş implantının sadece doku dostu titanyumdan yapılabileceğine dikkat çeken Yalçın, “İmplant yaptırırken ilk olarak kullanılan malzemeden emin olunmalıdır. Bu da ancak diş implantının patent ve sertifikasının sorulmasıyla anlaşılabilir. Kullanılan implantın FDA (Food and Drug Administration) belgesi olması önemlidir. Sağlıklı bir implanta sahip olmanın ikinci kuralı ise deneyimli ve bu konuda eğitimlerini tamamlamış uzmanların tercih edilmesidir. İmplant yaklaşık 10 – 15 yıldır gündemimizde ve bu konuda doğru uzmanı bulmak da doğru ürünü bulmak kadar önemli” dedi.
On yıllarca kullanma şansı var
Doğru ürünle doğru uzman tarafından yapılan diş implantlarının on yıllarca sorunsuz kullanma şansının olduğunu belirten Yalçın şunları ekledi; “Uzun yıllar sorunsuz kullanım için daha başta iyi araştırmak gerekli. İmplant markası seçerken uzun yıllardır sektörde olan, klinik takipleri literatürde yer almış, belli başlı üreticiler tercih edilmeli. Bu sayede herhangi bir sorun durumunda uyumlu parça tedarikinde de sıkıntı yaşanmaz. Ürün de gönül rahatlığıyla kullanılır. Piyasada çok sayıda implant firması var ve bunların bir kısmı kapanıyor. Bu firmaların implantlarının kullanılması durumunda ileride ihtiyaç duyulabilecek parça değişimleri sırasında bu parça bulunamıyor ve kemikle iyi kaynaşmasına rağmen üstüne diş yapılamadığı için bu implantları çıkarmak gerekiyor.”
Hiç dişi olmayan da kemik sorunu olan da yaptırabilir
Gelişmeler sayesinde ağzında hiç dişi olmayanlara gerekli implant sayısının azaldığını, kemik sorunu olanlara da farklı çözümler uygulandığını belirten Yalçın, “Tüm diş eksikliğinin giderilmesi için ideal implant sayısı için üst çenede ortalama 8, alt çenede ise 6 implant uygulanmasını önermekteydik. Hastaların çene kemiklerinin yetersiz olduğu veya anatomik engellerin olduğu durumlarda maliyeti de düşürmek amaçlı bugün üst çenede 6, alt çenede ise 4 implant uygulayarak sabit protez uygulayabilmekteyiz. Bu implantların özelliği daha uzun ve açılı olması. Bu durum hem operasyon alanını ve süresini azaltmış hem de tedavinin hastaya getirdiği mali yükü önemli ölçüde rahatlatmıştır” şeklinde konuştu.
Hiç dişi olmayana all-on-4 yöntemi
Yalçın, dişsiz ve yakında dişsiz olacak hastalara ise All-on-4 yöntemini uyguladıklarını aktardı: “Cerrahi operasyonla aynı günde 4 -6 implant üzerine sabit tam çene protetik restorasyon yapıyoruz. Fonksiyon, estetik, tat, konuşma ve özgüveni dikkate alarak hasta memnuniyeti sağladığımız All-on-4 yöntemi kısa süren tedavi süresi ve maliyet avantajı da sağlar.”
Üst çene için elmacık kemiğine implant
Yalçın alt ve üst çene kemiği kayıplarında iki önemli uygulama gerçekleştirdiklerini anlattı: “Hastanın üst çenesinde implant yerleştirmek için yeterli kemik olmadığı durumlarda, elmacık kemiğine (zigomatik kemiği) özel implantlar koyuyoruz. Bu özel implantların boyu 4-5 santimetreyi buluyor. Elmacık kemiği, gayet güzel ve sert bir kemik. Bilhassa ön tarafta 2 veya 4 implant koyacak kemik de varsa greft (yama) kullanmadan elmacık kemiğine implant yerleştirebiliyoruz
Alt çeneye kutu tekniği
Alt çeneye uygulanan “box (kutu) tekniği” de kemik kaybı olan hastaların tedavisinde kullanılıyor. Kutu tekniğinde, ağız içinde kendiliğinden eriyen ve tamamen dokularla uyumlu materyallerle kemik oluşturuluyor. Böylece hastadan kemik alınarak, çeneye nakledilmesine gerek kalmıyor.”
Çene kemiği eriyen hastalarda CGF ile süre kısaltılıyor
Yalçın, günümüzde implant yüzeylerine fiziksel ve kimyasal olarak uygulanan özel işlemlerle, implantın kemikle bütünleşmesinin hızlandırılması sağlanarak, bekleme süresinin minimize edildiğini söyledi. Yalçın, geliştirilen kemik greftleri yani sentetik ve hayvan kaynaklı kemik tozları, hastanın çene kemiğinde başka bir bölgeden alınan kemik dokusunun eksik bölgeye transferi, hastadan alınan bir tüp kan ile hazırlanan Trombositten Zengin Fibrin (PRF) ile operasyon bölgesinde kemik oluşumunun ve yara iyileşmesinin hızlandırıldığını söyledi. Yalçın bu uygulamalar ile çene kemiğinin elverişsiz bölgelerinde de implant uygulayabildiklerini belirtti.